4.2.8. Tahsis-i Zekât Malları Nasıl Olmalı?


Ebû Bekir (ra) mektubunun bir fıkrasında; (Enes ibn-i Mâlik’i -ra- Bahreyn’e zekât âmili olarak gönderirken verdiği Buharî Hadis No: 719-720’de rivâyet edilen mektubu.)

1- Dişleri dökülen yaşlı,
2- Kıymeti düşük ayıplı koyun,
3- Koç veya tekenin zekât olarak alınması nehyedilmiştir. Ve bu nehy farz olan zekâta aittir. Sadaka-i nafileye şümulü yoktur. İbn-i Melek: “Ayıplı koyunun zekât olarak alınmaması, sürünün tamamen veyahut kısmen ayıptan sâlim olması hâlindedir. Tamamen ayıplı ve hastalıklı olan sürülerde ise orta hallisi zekât olarak verilir.” demiştir.

Erkek koçun (keçide teke) zekât alınmaması, sürünün hepsi veya bir kısmı dişi koyun olduğu sûretledir. Sürü tamamen erkek koyun olursa, bu sürüden erkek hayvan zekât alınması tabidir. Bu şart altında sahib-i mal erkek koçtan zekât vermeye mecbur değildir; dilerse verebilir. Fakat sahib-i mal dilerse yaşlı, hastalıklı ve ayıplı mal zekât veremez. İhtiyarına bırakılamaz. Çünkü böyle yaşlı bir zekât vermek hakkına mâlik olamaz. Zekât memuru bu şartlar altında fukara-yi Müslim’in hukukunu gözeterek zekât alabilir. Yalnız bu zekât tahsisinde hayvanların ne âdisi, ne de âlisi seçilmeyip, orta hâllisinin alınması mukteza-yı adalettir. Ve bunu takdiri zekât âmiline aittir. İhtilâfsız bütün fukahânın mezhebi budur.