3.1.4. Kâbe-i Muazzama’nın Vaziyeti


Kâmus Tercümesi’nde Beytullah’ın Kâbe ismiyle tesmiye edilmesi murabbaü’ş-şekil olduğu içindir yahut mecd ü rif’at ve şerifine mebnidir, deniliyor. Fakat tam murabbâ olmayıp dil’ıları birbirinden farklıdır. Beyt-i Şerif’in irtifaı dokuz, arzı da otuz zirâ’ olduğu ve zirâ’ın o zamana ait ölçü bulunduğu bildirilmiştir.

Köşelerin ayrı ayrı isimleri vardır. Kâbe muhtelifü’l-edla’ bir şekilde muahheren yapılmıştır. Bir köşesine Rükn-i Şarkî, yani Hacerü’l-Esved; bir köşesine Rükn-i Irâkî; bir köşesine Rükn-i Şâmî; bir köşesine de Rükn-i Yemânî nâmı verildi. Bâb-ı mesdûd-i garbi ile Bâb-ı Umre, Bâb-ı veda, Bâb-ı İbrahim Beytullah’ın bu tarafında vâkı’dır. Cenub ciheti, yani Rükn-i Yemânî ile Rükn-i Hacerü’l-Esved arası şark tarafına mâilce olup Bâb-ı Safâ ile ebvâb-i sâire-i cenûbiye Kâbe-i Muazzama’nın bu cihetindedir.

Kâbe-i Muazzama’nın zamanımızın zirâiyle dört dil’ının zemini

Rükn-i Şarkî’den (Hacerü’l-Esved) Rükn-i Irâkî’ye kadar: 31 zirâ’
Rükn-i Irâkî’den Rükn-i Şâmî’ye kadar: 22 zirâ’
Rükn-i Şâmî’den Rükn-i Yemânî’ye kadar: 32 zirâ’
Rükn-i Yemânî’den Rükn-i Hacerü’l-Esved’e kadar: 20 zirâ’
Yekûn: 105 zirâ


Rükn-i Şâmîye Rükn-i Irâkî

Rükn-i Yemânî Rükn-i Hacerü’l-Esved