4.4.17. Zekâtın Tasadduk Edilmesinde Hediye Olacağı ve Zenginlere de Helâl Olacağı
Buharî Hadis No: 714- Ümm-i Atıyye, (Ensârî Nüseybe)’den (rha) şöyle dediği rivâyet edilmiştir:
Ensârî Nüseybe’ye (yani bana sadaka malından) bir koyun gönderilmişti. Nüseybe de bu koyunun etinden (bir parça) Âişe’ye (rha) göndermişti. Bu sırada Nebi (sav) (gelip):
-Yanınızda (yiyecek) bir şey var mı, diye sordu. (Hazret-i Âişe -rha- diyor ki,) bende bir şey yoktur. Yalnız Nüseybe’nin şu sadaka koyunundan (bana) gönderdiği bir parça et vardır, dedim. Resûl-i Ekrem (sav) de:
-Haydi getir! Zekât yerine ulaşmıştır, buyurdu.
İslâm’da zekât miktarı tahdidlidir. Sadaka-ı mendube de ise muayyen miktar takdir ve tahdid edilmemiştir. Çünkü sadaka, ihsandır. Onu veren de muhsindir.
Zekât için verilmiş bir koyunun etinden zekât olarak koyunu alan kimse o koyunun etini bir zengine verirse, zengin o eti yiyebilir. O et, zengin için bir hediye mesabesindedir. Zekât için verilecek koyun, tam olarak bir fakire verilebilir. Zekâtlık koyun ise parçalanıp muhtelif fakirlere verilemez. Sadaka-ı nafilenin ise fukaraya tevzi’ edilmesi câizdir. Zekât veren zengine o koyunun eti gönderilse, yenmesi câizdir.