3.1.15.2. Hacc-ı Temettü
Hacc ile umreyi ayrı ayrı ihramlarda edâ etmektir. Şöyle ki, hacı mîkatta ihrama girdiği sırada ihram namazından sonra: Ey Rabbim! “Ben umre edeceğim. Bunu müyesser kıl ve kabul buyur!” der ki, bu yalnız umreye niyettir. Niyetten sonra telbiye eder. Mekke’ye böyle ihramlı girdiğinde umre için Beytullah’ı tavâf eder. İhramı çıkarmadan tavâfın arkasından Safâ ile Merve arasında sa’y edip tıraş olur. Umresi bu sûretle edâ edilmiş olur. Artık hacı ihramdan çıkar. Mutad olan elbisesini giyer. Mekke-i Mükerreme’de kalır ve ihram hâlinde koku sürünmek, haremi yanında ise onunla münâsebât-i cinsiyede bulunmak gibi haram olan şeyler helâl olur. Zilhiccenin sekizinci günü -ki bu güne “Yevm-i terviye” denir- Minâ’ya çıkılır. Mekke’den Minâ’ya hareket etmeden evvel hacı hacc için Mekke’de yeniden ihrama girer. Bu ikinci ihram için Mekkelilerin ihrama girdikleri gibi umre denilen mahalle gitmeye de lüzum yoktur. Bu ikinci ihram namazını kıldıktan sonra: Yâ Rabbi! “Ben haccetmek istiyorum. Bunu bana müyesser kıl ve kabul buyur!” diye niyet eder, telbiyeye başlar. O gün herkesle beraber Minâ’ya gider, ertesi gün de Arafat’a çıkar, vakfe eder. Bayram gecesi Müzdelife’ye gelip gece orada geçirilir. Bayram sabahı, bu Müzdelife vakfesinden sonra Minâ’ya dönülür. Orada Cemre-i Akabe’yi remyettikten sonra kurban kesilir. Ve tıraş olup ihramdan çıkılır. Ba’dehu Mekke’de Tavâf-ı ziyaret ve sa’yı ifâ ederek ve Minâ’ya avdetle remy-i Cimâr hep mutad olan elbise ile icra olunur. En son Minâ’dan Mekke’ye avdetle Veda tavâfı edilir. Bu sûretle hacc da tamam olur. Buna “Hacc-ı Temettü”, bu sûretle hacceden kimseye de “Mütemetti” denilir. Gerek umreyi, gerek haccı ayrı ayrı ihramlarda yaparak aradaki fâsıla zamanından müstefid olmasından dolayıdır ki Hacc-ı Temettü denir.